Kasabanın kapalı ve solmaya yüz tutmuş havasının altında, yolun ortasına oturduk. Çayın tadına bakmadım, sadece veresiye alınmış sigaramı içerken artık yanında bir şey olmasını istedim. Kasabanın boşluğuyla ilgili bir şey söyledim, umursamadan. Arkadaşım ve konuşmam, belki onlar da sigaranın yanında bir şey olması isteğiyle geldi. Bozuk telefon müziğimi adamakıllı çalmıyor. Bir pikap sana bunu yapmazdı. Odamın balkonunda oturmak istedim. Duş alma isteği uzakta. Günlerdir yakamda bir parasızlık var. Alkole kayıtsızım. Bazen aşka bile. Sigaranın külüne inanıyorum ben. Küllerin varlığına. Ateş gibi bir olgu sönebiliyorsa, küllere inanıyorum ben. Boş romantizme tapınan, intihara sürgün edilen bedenlerden değilim ben. Keşke korkularım olmasaydı. Takıntılarım benle gelmeseydi. Yağmurun altında durmayı istiyorum. Delice öğle değil mi? Hayır. Ben orada duruyordum ve yağmur yağmaya başladı. Yağmur, oradaki her şeyin üzerine yağmak için yağdı ve ne o benim orada durma özgürlüğümü elimden alabilir ne de ben olduğum yerden giderek onun varlığına karşı çıkabilirim. Hiçbir şey değişmeyecek. Yaşama umuduyla gelen, içimdeki ateşi yakma isteğinden başka. Hiçbir şey değişmeyecek. Bazı insanlardan başka.
Bir vatansızı sürgün edebilir misin?
''Mutlak cevabı'' bulsan da dayanabilir misin?
Varlığını tamamen neden yok etmek isteyesin.
Beyaza inanıyorum ben. Yok edilmeye çalışılan veya hiç, tam var olmamış beyaza.
Yazarımız Mert Erbil'e bu güzel yazı için sonsuz teşekkürler.
Ana Sayfa »
alkole kayıtsız
,
deneme yazısı
,
Sizden Gelenler
,
veresiye alınmış sigara
» Deneme Yazisi
Benzer Yazılar
Sitemizde yayınlanan konulardan anında haberdar olmak için abone olunuz!
harika bir anlatım,kitap tadında hayallerde oluşan gerceklerle,devamını sabırsızlıkla bekliyorum
ReplyDeleteDeğerli yorumunuz için çok teşekkürler, bu sayfaya desteğinizi eksik etmeyin lütfen.
Delete